Hilterapi olarak da bilinen yüksek yoğunluklu lazer tedavisi ağrı tedavisinde etkinliği kanıtlanmış en güvenilir yöntemdir. 2002 yılından beri tüm dünyada kullanılmaya başlanmış ve kısa sürede FDA ( Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) onayı almıştır.
Hilterapiyi diğer lazer uygulamalarından ve diğer tüm fizik tedavi ajanlarından farklı kılan özellik daha derin dokulara etki etmesidir . 1064 nm dalga boyunda radial ışın tedavisi olup yaklaşık 6-12 cm derinliğe kadar etkisini göstermektedir.
Böylelikle uygulanan bölgedeki patolojiyi tedavi etmekte ve ağrıyı kalıcı bir şekilde gidermektedir. Hilterapi etkisini fototermal, fotomekanik ve fotokimyasal olarak göstermektedir. Fototermal etki ile derin dokuları ısıtarak kaslarda gevşeme sağlamaktadır.
Fotomekanik etki ile patolojiye sebep olan tüm bariyerleri geçip derin dokulara ulaşmaktadır . Fotokimyasal etki ile ise vücuttaki iyileştiren hücrelerin kimyasal mediatör salınımını arttırmaktadır.
Tüm bu yollarla ağrı ve ödemi gidermekte, kan damarlarında genişleme yaparak o bölgedeki toksinlerin uzaklaşmasını sağlamakta ve iyileştirici hücreleri uyarmaktadır. Hilterapi sadece ağrı tedavisi değil, ağrıya sebep olan problemi de gideren bir tedavi yöntemidir.
İlk seanstan itibaren ağrıda %60 azalma olmakta ve hasta günlük yaşam aktivitelerine kısa sürede dönmektedir. Özellikle kronik hastalarda çok etkilidir, bu hastalarda 10 seans uygulama sonrasında %90 üzerinde düzelme sağlanmaktadır. Ağrısız ve acısız bir uygulamadır, uygulama esnasında hasta sadece yüzeyel bir ısı hissetmektedir. Bilinen hiçbir yan etkisi yoktur. Ancak doğru yere ve doğru dozda uygulama yapılması önemlidir. Bu nedenle mutlaka iyi eğitim almış kişiler tarafından uygulanmalıdır.
Hilterapiyi diğer lazer uygulamalarından ve diğer tüm fizik tedavi ajanlarından farklı kılan özellik daha derin dokulara etki etmesidir . 1064 nm dalga boyunda radial ışın tedavisi olup yaklaşık 6-12 cm derinliğe kadar etkisini göstermektedir.
Böylelikle uygulanan bölgedeki patolojiyi tedavi etmekte ve ağrıyı kalıcı bir şekilde gidermektedir. Hilterapi etkisini fototermal, fotomekanik ve fotokimyasal olarak göstermektedir. Fototermal etki ile derin dokuları ısıtarak kaslarda gevşeme sağlamaktadır.
Fotomekanik etki ile patolojiye sebep olan tüm bariyerleri geçip derin dokulara ulaşmaktadır . Fotokimyasal etki ile ise vücuttaki iyileştiren hücrelerin kimyasal mediatör salınımını arttırmaktadır.
Tüm bu yollarla ağrı ve ödemi gidermekte, kan damarlarında genişleme yaparak o bölgedeki toksinlerin uzaklaşmasını sağlamakta ve iyileştirici hücreleri uyarmaktadır. Hilterapi sadece ağrı tedavisi değil, ağrıya sebep olan problemi de gideren bir tedavi yöntemidir.
İlk seanstan itibaren ağrıda %60 azalma olmakta ve hasta günlük yaşam aktivitelerine kısa sürede dönmektedir. Özellikle kronik hastalarda çok etkilidir, bu hastalarda 10 seans uygulama sonrasında %90 üzerinde düzelme sağlanmaktadır. Ağrısız ve acısız bir uygulamadır, uygulama esnasında hasta sadece yüzeyel bir ısı hissetmektedir. Bilinen hiçbir yan etkisi yoktur. Ancak doğru yere ve doğru dozda uygulama yapılması önemlidir. Bu nedenle mutlaka iyi eğitim almış kişiler tarafından uygulanmalıdır.
Hilterapi başlıca; Boyun ve sırt ağrısı, Fibromiyalji, Bel ağrısı, Boyun fıtığı, Bel fıtığı, Omuz hastalıkları, Donuk omuz, Dirsek ve el bilek sorunları, Tendinit, Kireçlenme, Kalça,diz ve ayak bileği hastalıklarında uygulanmaktadır. Ağrı ve ödemi çok hızlı giderdiği için özellikle sporcu yaralanmalarında ve burkulma, zorlama gibi akut durumlarda da çok sık tercih edilmektedir.